Atatürk
Halk Partisi’ni Kurma Amacını
Acıklıyor
Mustafa Kemal, 6 Aralık 1922 tarihinde Halk Fırkası adı altında yeni bir siyasi parti kuracağını açıkladı. Atatürk, Ankara’da, Hâkimiyet-i Milliye, Yenigün ve gazeteleri muhabirlerine “ÖğütHalk Partisi” adıyla siyasî bir parti kurma görüşünde olduğunu bildiren şu demeci verdi:
"Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben milletimin en büyük ve ecdadımın en değerli mirası olan bağımsızlık aşkı ile dolu bir adamım. Çocukluğumdan bugüne kadar ailevî, hususî ve resmî hayatımın her safhasını yakından bilenler bu aşkım malumdur. Bence bir millete şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut ve beka bulabilmesi mutlaka o milletin özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla kaimdir. Ben şahsen bu saydığım vasıflara, çok ehemmiyet veririm. Ve bu vasıfların kendimde mevcut olduğunu iddia edebilmek için milletimin de aynı vasıfları taşımasını esas şart bilirim. Ben yaşabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmalıyım. Bu sebeple milli bağımsızlık bence bir hayat meselesidir. Millet ve memleketin menfaatleri icap ettirirse, insanlığı teşkil eden milletlerden her biriyle medeniyet icabı olan dostluk ve siyaset münasebetlerini büyük bir hassasiyetle takdir ederim. Ancak, benim milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin, bu arzusundan vazgeçinceye kadar, amansız düşmanıyım."
“…Gördüğüm teveccüh ve itimada lâyık olabilmek içen en mütevazı bir millet ferdi sıfatıyla hayatımı sonuna kadar vatının hayrına adamak emeliyle, barışın yerleşmesini takiben halkçılık esası üzerine dayalı ve ‘Halk Partisi’ adıyla siyasî bir parti kurmak niyetindeyim.
Gerçekten vatanımıza ve bağımsızlığımıza göz dikenlere yalnız askerlikçe üstün gelmek yeterli değildir. Memleketimiz hakkında işgal istekleri besleyecek olanların her türlü ümitlerini kıracak şekilde siyasetçe, yönetimce ve ekonomik açıdan güçlü olduğu kadar milletin acil ihtiyaçlarını karşılayacak bir programa dayanmayan yenilik girişimleri şahsî ve keyfi olmaktan kurtulamaz. Bu gibi girişimler sahipleri olan kişilerin değişmesi ile hatta şahsî etkisinin azalması ile söner gider. Diğer taraftan herhangi bir programın uzun bir çalışma dönemine rehber olması için memlekette bütün vatanseverlerin ona yardımcı olması gerekir. Gerçekten büyük bir vatansever kitlenin yenilik isteklerini içermeyen bir programın başarılı ve sürekli olması ümit olunamaz.”
Mustafa Kemal, “Halk Partisi”ni kuracağını açıklarken, “milli mutluluğumuzu sağlamaya yönelecek” parti programı için önerilere açık olduğunu da özellikle belirtmişti.
“Başka memleketlerde kurulmuş olan bu gibi partilerin programlarını gözden geçirmiş isem de, bunları tamamıyla memleket ve milletimizin gerçek ihtiyaçlarını karşılamaya yeterli bulmadım. Bu nedenle şimdiden böyle bir programın ilkelerini belirlemek üzere bütün vatanseverlerin ilim ve fen adamlarının yardımını ve işbirliğini istemeyi görev kabul ettim. Köylülerimizi ve halkımızı ezen ve yoksul düşüren adaletsiz vergilerin ne şekilde düzeltilmesi gerekeceğine ve ticaret ve tarım ve sanayimizi ortaya çıkaracak maddî, ekonomik önlemlere ve orman ve madenler gibi doğal zenginliklerimizden genel yararlar adına daha kolaylıkla yararlanmayı sağlamak için ne gibi yasal düzenlemeler yapılması gerekeceğine, vakıflara ait işlerin ne şekilde düzeltilmesi gerektiğine ve memlekette hangi bakış açılarından ne gibi girişimler ve bayındırlık yapı işleri yapılabileceğine ve askerlik süresinin düzeltilmesine, kısacası milletimizi bugün gerileme durumunda bırakan sebeplerin yok edilmesine dair uzmanların gönderecekleri öneriler önemle değerlendirilecektir. Bu konuda düşüncelerini söyleyecek kişilere şimdiden teşekkür ederim. Bağımsızlık mücadelesi sırasında olduğu gibi millî mutluluğumuzu sağlamaya yönelecek çalışma devresinde dahi bütün milletin yardımlarına ve bütün aydınlar ve vatanseverlerin işbirliğine kavuşacağımı ümit ederim.”
Konuyla ilgili bir kaç Güzel Söz.
- "Biz Türkler ruhen demokrat doğmuş bir milletiz." Atatürk
- "Milletimizin bugünkü yönetimi gerçek özelliği ile bir halk yönetimidir." Atatürk
- "Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hâkim olunamaz." Atatürk
- "Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkûmdurlar." Atatürk
- “Her ilerlemenin ve kurtuluşun anası özgürlüktür." Atatürk
- "Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz." Atatürk
- "Siyasetle ilgilenmeyen aydınları bekleyen kaçınılmaz sonuç, cahiller tarafından yönetilmeye razı olmaktır."Eflatun
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder