Safa Geldin Ulu Gazi
Kolağası (Önyüzbaşı) Mustafa Kemal'in
31 Mart 1909 tarihinde
Edirne Karaağaç’ta bulunması
“…Selanik’ten kalkan Hareket Ordusu Edirne’de konaklamıştı. Eskiden yakın dostum olan Hareket Ordusunun Erkan-ı Harbiye Reisi Pertev Paşa’yı ziyarete gitmiştim.
Yanında Selanik seyahatimde Ali Fethi’nin delaletiyle tanıdığım ikincisinde de Beyaz Kule toplantılarında dostluğumuz ilerlemiş diyeceğim ki, çok konularda anlaştığımız Mustafa Kemal vardı. Hareket ordusunun kurmayında idi ve sonradan öğrendim ki, kuvvetlere verilmiş isim O’nun teklifiydi.”
Mehmet Şeref Aykut’un yukarıdaki satırlarında çok net bir bilgi vardır ve buradan öğrenerek anlarız ki Mustafa Kemal’in Edirne’ye ilk gelişi 1909 da gerçekleşmiştir.
Mustafa Kemal’in rütbesi binbaşıdır. İtalyanların 29 Eylül 1911’de Trablusgarp’a saldırmaları üzerine, Osmanlı yönetiminin görevlendirmesini beklemeden, gönüllü olarak o yöreye giden ve o toprakları “Osmanlılarındır! Vermeyiz” inancıyla savunan az sayıdaki subay arasında Mustafa Kemal de vardı.
Atatürk’ün 21 Temmuz – 10 Ağustos 1913
tarihleri arasında Edirne’de bulunması.
Çok zor ve ağır savaş koşulları altında, amaçlarına ulaşma uğraşı içindeyken patlayan Balkan Savaşı’nın Edirne’yi de yuttuğunu ve düşman ordularının Çatalca’ya yöneldiklerini duyduklarında, tüm subaylar İstanbul’a dönmekten başka çare bulamazlar.
Bu gelişmelerin yaşandığı günlere Mustafa Kemal, Viyana’da bir göz tedavisi görür ve Bolayır Kolordusu Hareket Şube Başkanı olarak görevlendirilir. Edirne’de de 15. Kolordu bulunmaktadır ve merkezi Dimetoka’dır. Mustafa Kemal, Bolayır Kolordusu ile Doğu Trakya ve Edirne’ye yönelenler ve 21 Temmuz 1913’te Edirne’nin geri alındığı gün şehre girenler arasındadır.
Edirne’nin Bulgarlardan geri alınışında fiilen ve görevli bir komutan olarak bulunan Binbaşı Mustafa Kemal şehrin kurtarılması sonra 20 gün kalmıştır. Mustafa Kemal Edirne’de Kaleiçi’nde, bugünkü adıyla İnönü Caddesi üzerinde, bugünkü adı İstiklal İlk Öğretim Okulu yakınındaki Sarı Pansiyonda kalmıştır.
“Atatürk Edirne’de iken, şehrin Kaleiçi, Maarif Bahçesi ‘Saat Kulesinin az batısında’ gibi açık hava gazinolarında yahut o zaman Türk Trakya’sında, bir küçük Avrupa mahallesi olan ve ona, servisleri, iç görünüşleriyle Selanik’in Beyaz Kule gazinolarını hatırlatan Karaağaç lokanta gazinolarında bazen tek başına bazen bir arkadaşıyla otururdu.”
Kaldığı pansiyonun sahibi Dr. Niyazi Etker bu binayı yıktırıp yerine yeni bir bina yaptırmıştır. Bu cadde Edirne Belediyesinin kararıyla Gazi Paşa Caddesi İsmini almıştır.
Mustafa Kemal 10 Ağustos 1913 tarihinde Edirne’den ayrılmıştır.
Atatürk’ün 15 Ocak – 27 Şubat 1916 tarihlerinde
Edirne’de bulunması
Anafartalar kahramanı Mustafa Kemal, Çanakkale’de kazandığı zafer üzerine üç terfi birden alan Albay Mustafa Kemal, Kolordu merkezi olan Edirne’ye 16. Kolordu Komutanı olarak gelmiştir.
Edirne O’nu tezahüratlar için bağrına basar…
Osmanlı Tarihinde bir komutana gösterilmeyen olağanüstü bir tezahüratla karşılanmış, adeta yer yerinden oynamıştır.
Halk yollara dökülmüştür…
Ağlayanlar vardır.
İstanbul’un çokta vefalı görünmeyen tutumundan sonra, Edirne onun için “ordu ve harp sahaları dışında halka ilk karşılamasıdır. Edirne’nin aydınları ve halkı onun adını, İstanbul’dakilerden daha iyi duymuşlardır.”
Fahrettin Altay bu coşkunun nedenlerini:
“…çünkü biliyorlar ki Anafartalar’ı ve giderek İstanbul’u değil, Edirne ve Trakya’yı da kurtarmıştır” cümlesiyle açıklar.
Kırklarelili araştırmacı Nazif Karaçam ise o günlerde Karaağaç’ın Bulgarların elinde bulunduğunu anımsatarak şunları yazar:
“Orgeneral İzzettin Çalışlar’ın anılarından anlaşıldığı kadarıyla, Mustafa Kemal Edirne’de çok önemli kararlara varmış, bir takım hedeflere tespit etmiştir. Bunlar içerisinde Karaağaç’ın stratejik önemi konusu da vardır ki, Lozan’da İsmet Paşa’nın Karaağaç ısrarı ve bu beldenin Misak-ı Milli sınırları içinde kalması” o günlerde alınmış kararlara ilintilidir.
Atatürk 1916 yılında Edirne’ye gelişinde çalışmalarını o günün müşürlük dairesi olan şimdiki Tümen Karargâhında sürdürmüştür. Bu gelişinde Edirne’de bir buçuk ay kalan 15. Kolordu Komutanı Mustafa Kemal, İskender Köyü Mahmut (Pilevneli) Ağanın evinde kalmıştır.
Gazi Mustafa Kemal, 25 Aralık 1916 günü büyük bir törenle doğu cephesine uğurlanır.
Edirnelilere Teşekkür
Mustafa Kemal’in Edirne Belediye Başkanlığına gönderdi teşekkür yazısı.
“Değerli Edirne’mizin sayın halkı tarafından gerek bana gerek komutam altında bulunan askeri birliğe gösterilen yüksek duygu ve candan sevgi gösterilerinden olağanüstü duygulandım.
Bu günlerin, bu unutulmaz anısı sonsuza dek yüreklerimize işlenmiş olarak kalacaktır.
Bu soylu ve sevgi dolu duygularla bizleri karşılamanızı, değerbilir ulusumuzun bir ödülü sayar, kendim ve askerim adına, yüce kişiliğinize ve Sayın Edirne halkına teşekkürlerimi sunmakla kıvanç duyarım efendiler.”
17 Ocak 1332 (17 Ocak 1916)
16. Kolordu Komutanı
Albay Mustafa Kemal
Atatürk’ün 21 Aralık 1930 tarihinde
Edirne’ye gelişi
21 Aralık 1930 tarihinde Edirne’ye gelen Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk şehirde 5 gün kalmıştır.
1929 yılında dünya ülkeleri büyük bir enflasyona düşmüşlerlerdi. Türkiye de bu sıkıntılarla uğraşıyor ve enflasyon belasından kurtulma çarelerini arıyordu. Cumhuriyet Halk Fırkası'nın devletçiliğine karşı liberal ekonomiden yana olanlar, Mustafa Kemal'in yakın arkadaşı Fethi Bey (Okyar) liderliğinde Serbest Cumhuriyet Fırkası'nı 12 Ağustos 1930 tarihinde kurdular.
Bu fırkanın kurucuları aynı CHP gibi Cumhuriyete sadık, ilkeleri savunuan insanlardı. Ancak, ABD'nin liberal ekonomiye bağlı olduğunu ve bunalımın meydana gelmesine, ekonomideki sınırsız serbestliğin rol oynadığını düşünüyor ve devletçiliğni hoş görmüyorlardı.
Serbest Cumhuriyet Fırkası, enflasyonun düny adevletlerinde meydana getirdiği sıkıntıları ve Türkiye'deki olumsuz hareketleri bırakmış, kısa zamanda bazı yörelerde devrim düşmanlarının koalisyonu durumuna getirilmişti. parti, iktisadi durumu bir yana bırakarak devrimlere karşı harekete geçmeye başlamıştı. Memlekette huzursuzluk, ekonominin yurtta yaptığı güçlükler ve huzurusuzluk gittikçe artmıştı.
Rauf Bey'in İzmir seyahati bardağın son damlasını taşırmış, hatta CHP binasının camları kırılmış ve protesto yürüşüşleri bazı yörelerde yapılıyordu. Ülkenin durumu hoş değildi, Mustafa Kemal'in Serbest Cumhuriyet Fırkası'nda hoşnutsuzluğunu bildirmesi üzerine Fethi Okyar İçişleri Bakanlığına 17 Kasım 1930'da başvurarak partinin kapatıldığını bildirdi.
Mustafa Kemal, Trakya şehirleri ve kasabalarının Serbest Cumhuriyet Fırkasına oy vermelerinin nedenlerini görmek ve araştırmak üzere Trakya seyahatine çıktı. aslında Trakya halkı Milli Mücadelede Anadolu ile beraber çalışmış, milli mücadeleyi beraber yapmışlardı.
Atatürk ve Beraberindekiler Ankara'dan İstanbul'a trenle Trakya'ya gelmek üzere hareket ederek, önce Trakya'da Kırklareli'ne daha sonra Edirne'ye 21 Aralık 1930 günü geldiler. Mustafa Kemal Karaağaç Tren İstasyonunda Edirne halkı tarafından büyük bir heyecanla ve büyük gösterilerle karşılandı. Edirne'nin girişteki caddelerine, Vilayat ve Belediye önüne asılan "Hoşgeldin Ulu Gazi", "Yaşa Sevgili Gazimiz" parkartları ile "Yaşa var ol" sesleri ve alkışlar arasında kente girişinde Edirne protokolu tarafından durduruldu.
Belediye Başkanı Ekrem Demiray:
"Edirne'ye Hoş Geldiniz Büyük Gazi" diyerek kent halkının yüksek saygılarını sondu.
Gazi'de:
"Memnun oldum. Esasen Edirne'nin yabancısı değilim. halkın gösterilerinden son derece duygulandım" dedi.
Belediye Başkanı Ekrem Demiray seçimi, Serbest Cumhuriyet Fırkası'ndan kazanmıştı. Kendisi koyu Atatürkçü ve Kuvacı idi. Fırkanın kuruluşunda ve kazanılmasında hiç bir antipatı yapılamamıştı. Bu seçim idi ve Cumhuryet Halk Fırkası Trakya'da çok yerlerde kaybetmişti. Trakya halkı kültürlü, geleceğe bakan, yurdunu seven, Cumhuriyetçi insanlardı. Serbest cumhuriyet Fırkası'nın, Trakya'da niçin kazandığını yakından görmek üzere bu seyahete çıkmıştı Gazi Mustafa Kemal.
Mustafa Kemal, Edirne'de kaldığı süre içerisinde, gençlisi-yaşlısı, Kadının-Erkeğin ayrımını yapmadan tüm halkın sorunlarını dolaşırken dinlemişti. Toplumun her bireyi, onu bir yakını gibi anlıyordu. "Ata" kavramı, soyadı olmadan evvel, böylelikle yerine oturuyordu. Ancak, 23 Aralık 1930'da, gericiler Menemen'de "Şeriat isteriz!" çığlıklarıyla ayaklanmış, Yedek Subay Öğretmen Mustafa Fehmi Kubilay'ı üldürerek başını kesmişlerdi.
Atatürk eğitimin temel dayanağının öğretmenler olduğunu her visile ile dile getiriyordu. 24 Aralık 1930 günü Edirne Erkek Öğretmen Okulu'nu ziyaret ederek, öğretmenler ve Öğrencilerler birlikte bulunmuştur.
25 Aralık 1930 günü Semiye Camisinin bahçesinde Mimar Sinan tarafından yaptırılan Osmanlı döneminde Dar-ül Tedris Medresesi olarak faaliyet gösteren ve "Türk İslam Eserleri Müzesi" ismi verilen Edirne Müzesi'ni ziyaret etmiştir.
Edirne halkı Gazisine doyamamış, onu sonsuza dek sinesinde yaşatmak istiyormuş gibi, Gazi'nin gidişine inanmak istemiyordu. Ancak Gazi'nin, Edirne'de daha çok kalmak istiyorsa da Menemen Oylayı nedeniyle bir an önce Ankara'ya gitmesi gerekiyordu.
1929 yılında dünya ülkeleri büyük bir enflasyona düşmüşlerlerdi. Türkiye de bu sıkıntılarla uğraşıyor ve enflasyon belasından kurtulma çarelerini arıyordu. Cumhuriyet Halk Fırkası'nın devletçiliğine karşı liberal ekonomiden yana olanlar, Mustafa Kemal'in yakın arkadaşı Fethi Bey (Okyar) liderliğinde Serbest Cumhuriyet Fırkası'nı 12 Ağustos 1930 tarihinde kurdular.
Bu fırkanın kurucuları aynı CHP gibi Cumhuriyete sadık, ilkeleri savunuan insanlardı. Ancak, ABD'nin liberal ekonomiye bağlı olduğunu ve bunalımın meydana gelmesine, ekonomideki sınırsız serbestliğin rol oynadığını düşünüyor ve devletçiliğni hoş görmüyorlardı.
Serbest Cumhuriyet Fırkası, enflasyonun düny adevletlerinde meydana getirdiği sıkıntıları ve Türkiye'deki olumsuz hareketleri bırakmış, kısa zamanda bazı yörelerde devrim düşmanlarının koalisyonu durumuna getirilmişti. parti, iktisadi durumu bir yana bırakarak devrimlere karşı harekete geçmeye başlamıştı. Memlekette huzursuzluk, ekonominin yurtta yaptığı güçlükler ve huzurusuzluk gittikçe artmıştı.
Rauf Bey'in İzmir seyahati bardağın son damlasını taşırmış, hatta CHP binasının camları kırılmış ve protesto yürüşüşleri bazı yörelerde yapılıyordu. Ülkenin durumu hoş değildi, Mustafa Kemal'in Serbest Cumhuriyet Fırkası'nda hoşnutsuzluğunu bildirmesi üzerine Fethi Okyar İçişleri Bakanlığına 17 Kasım 1930'da başvurarak partinin kapatıldığını bildirdi.
Mustafa Kemal, Trakya şehirleri ve kasabalarının Serbest Cumhuriyet Fırkasına oy vermelerinin nedenlerini görmek ve araştırmak üzere Trakya seyahatine çıktı. aslında Trakya halkı Milli Mücadelede Anadolu ile beraber çalışmış, milli mücadeleyi beraber yapmışlardı.
Atatürk ve Beraberindekiler Ankara'dan İstanbul'a trenle Trakya'ya gelmek üzere hareket ederek, önce Trakya'da Kırklareli'ne daha sonra Edirne'ye 21 Aralık 1930 günü geldiler. Mustafa Kemal Karaağaç Tren İstasyonunda Edirne halkı tarafından büyük bir heyecanla ve büyük gösterilerle karşılandı. Edirne'nin girişteki caddelerine, Vilayat ve Belediye önüne asılan "Hoşgeldin Ulu Gazi", "Yaşa Sevgili Gazimiz" parkartları ile "Yaşa var ol" sesleri ve alkışlar arasında kente girişinde Edirne protokolu tarafından durduruldu.
"Edirne'ye Hoş Geldiniz Büyük Gazi" diyerek kent halkının yüksek saygılarını sondu.
Gazi'de:
"Memnun oldum. Esasen Edirne'nin yabancısı değilim. halkın gösterilerinden son derece duygulandım" dedi.
Belediye Başkanı Ekrem Demiray seçimi, Serbest Cumhuriyet Fırkası'ndan kazanmıştı. Kendisi koyu Atatürkçü ve Kuvacı idi. Fırkanın kuruluşunda ve kazanılmasında hiç bir antipatı yapılamamıştı. Bu seçim idi ve Cumhuryet Halk Fırkası Trakya'da çok yerlerde kaybetmişti. Trakya halkı kültürlü, geleceğe bakan, yurdunu seven, Cumhuriyetçi insanlardı. Serbest cumhuriyet Fırkası'nın, Trakya'da niçin kazandığını yakından görmek üzere bu seyahete çıkmıştı Gazi Mustafa Kemal.
Mustafa Kemal, Edirne'de kaldığı süre içerisinde, gençlisi-yaşlısı, Kadının-Erkeğin ayrımını yapmadan tüm halkın sorunlarını dolaşırken dinlemişti. Toplumun her bireyi, onu bir yakını gibi anlıyordu. "Ata" kavramı, soyadı olmadan evvel, böylelikle yerine oturuyordu. Ancak, 23 Aralık 1930'da, gericiler Menemen'de "Şeriat isteriz!" çığlıklarıyla ayaklanmış, Yedek Subay Öğretmen Mustafa Fehmi Kubilay'ı üldürerek başını kesmişlerdi.
Atatürk eğitimin temel dayanağının öğretmenler olduğunu her visile ile dile getiriyordu. 24 Aralık 1930 günü Edirne Erkek Öğretmen Okulu'nu ziyaret ederek, öğretmenler ve Öğrencilerler birlikte bulunmuştur.
25 Aralık 1930 günü Semiye Camisinin bahçesinde Mimar Sinan tarafından yaptırılan Osmanlı döneminde Dar-ül Tedris Medresesi olarak faaliyet gösteren ve "Türk İslam Eserleri Müzesi" ismi verilen Edirne Müzesi'ni ziyaret etmiştir.
Edirne halkı Gazisine doyamamış, onu sonsuza dek sinesinde yaşatmak istiyormuş gibi, Gazi'nin gidişine inanmak istemiyordu. Ancak Gazi'nin, Edirne'de daha çok kalmak istiyorsa da Menemen Oylayı nedeniyle bir an önce Ankara'ya gitmesi gerekiyordu.
Selimiye Cami’ni ziyareti.
26 Temmuz 1930 günü, Edirne’yi altüst eden kasırgada Selimiye camii ile birlikte birçok camı hasar görmüş, birçoğunun minaresi yıkılmıştır. Atatürk Selimiye Camii’nde minberle avize arasında durur ve etrafındakilere “Beyler, hiçbir dine bağlı olmayan kalp istirahattan mahrumdur” diyerek söze başlar. “Bakınız ecdadımız İstanbul’un fethinden tam 125 sene sonra, bu şaheser camiyi İstanbul’da değil de Edirne’de yapmış; böylece Edirne’ye mührünü basmış, tapulaşmıştır. Dâhi Mimar Sinan, sanat ve din aşkıyla bu eseri bina etmiştir”der.
Orada bulunan Bayındırlık ve Vakıflar müdürlerine hitaben, başta Selimiye olmak üzere, Edirne’nin hasar gören bütün camilerinin tamiri için gerekli keşfin yapılarak bilançosunun üç gün içinde kendine verilmesini ister.
Atatürk 25 Aralık 1930 günü Edirne’den ayrılırken yapılan uğurlama töreninde.
Ayşekadında Belediye Başkanı Ekrem Demiray bir uğurlama konuşması yapar.
“Büyük kurtarıcı ve liderini kısa bir süre oralarında görmekle büyük kıvanç duyan Edirne kenti halkının sonsuz saygı, sevgi, bağlılık ve şükranlarını sunmakla mutluluk duyuyorum.
Yüksek varlığınızla beldemize onur verdiniz! Ulusal inancımız güçlendi! Bu inancımızın artan ve gelişen bir duruma gelmesi için, sık sık bu sınır boyu kentimizi onurlandırmanızı saygılarım istirham ederim.
Hayırlı yolculuklar!
Vatan yolunda başarılar!”
Atatürk’ün bu konuşmaya karşı yanıtı.
“Bu güzel Edirne kenti halkının hakkında gösterdikleri candan duygu ve gösterilerden kıvanç duydum. Uygun zaman düştüğünde bu güzel Edirne’mizi ziyaret edeceğimi vaat ediyorum.
Selam ve sevgilerimi sayın ve sevimli Edine Halkının ulaştırmanızı rica derim. Allaha ısmarladık.”
Atatürk, toplanan Edirne Halkının "Yaşa Ulu Gazi", "Bizi Unutma Yine Bekleriz" sesleri arasında haret etti.
Atatürk, toplanan Edirne Halkının "Yaşa Ulu Gazi", "Bizi Unutma Yine Bekleriz" sesleri arasında haret etti.
Kısa bir süre sonra ödenekler Edirne’ye gelir ve bununla hasarlı bütün camiler onarılır.
Kaynaklar
* Edirne Belediye Tanıtım Kitabı.
* Atatürk Ansiklopedisi,
* Edirne Belediye Tanıtım Kitabı.
* Atatürk Ansiklopedisi,
* Afet İnan, Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler, İş Bankası Yayınları.
* Prof.Dr.Utkan Kocatürk, Doğumundan Ölümüne Kadar Kaynakçalı Atatürk Günlüğü, İş Bankası Yayınları.
* Oral Orur, Mustafa Kemal Trakya Gezisi Neden Yaptı, Edirne Hudut Gazetesi, 20.12.2010, s.2
* Edirne Yıllığı.
* Yöre Aylık Kültür Dergisi.
* Prof.Dr.Utkan Kocatürk, Doğumundan Ölümüne Kadar Kaynakçalı Atatürk Günlüğü, İş Bankası Yayınları.
* Oral Orur, Mustafa Kemal Trakya Gezisi Neden Yaptı, Edirne Hudut Gazetesi, 20.12.2010, s.2
* Edirne Yıllığı.
* Yöre Aylık Kültür Dergisi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder