Sayfalar

11 Mart 2011 Cuma

4 Mart 2011 Takrir-i Sukûn Kanunu


Takrir-i Sükûn Kanunu

Takrir-i Sükûn Kanunu, Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası ve Şeyh Sait isyanının yarattığı tehlikelerin ve olağanüstü şartların ortaya koyduğu engelleri önlemek amacıyla, 4 Mart 1925 tarihinde yürürlüğe girdi. Önce iki yıl için çıkarılan Kanun, iki yıl daha uzatıldıktan sonra, 4 Mart 1929’da yürürlükten kaldırıldı.
Kabul edilen yasaya göre:
“Sıkıyönetim ilân edilen bölgelerdeki suçlar için bir İstiklâl Mahkemesi teşkil edilecektir. Sıkıyönetim bölgesi dışında kalan memleket parçalarında işlenen siyasi ve asayiş suçlarına bakmak üzere Ankara’da ayrıca ikinci bir istiklâl Mahkemesi kurulacaktır. Ayaklanma bölgesindeki idam kararları hemen, Ankara İstiklâl Mahkemesi’nin kararları ise Meclis’in onayından sonra yerine getirilecektir.”
Mustafa Kemal, o dönemde yapılan köklü değişiklikler konusunda ve Kanun’un etkisi hakkında Nutuk’ta şunları söyler:
“Hükümet ve Meclis olağanüstü tedbirler almayı gerekli gördü. Takrîr-i Sükûn Kanunu’nu çıkardı. İstiklâl Mahkemeleri’ni kurdu. Ordunun savaşa hazır sekiz dokuz tümenini, uzun zaman isyanı bastırmak üzere görevlendirdi. “Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası” denilen zararlı siyasî kuruluşu kapattı. Takrîr-i Sükun Kanunu’nun ve İstiklâl Mahkemeleri’ni istibdat vasıtası olarak kullanacağımız fikrini ortaya atanlar ve bu fikri aşılamağa çalışanlar oldu. Biz olağanüstü sayılan ve fakat kanuni olan tedbirleri hiçbir vakit ve hiçbir suretle, kanunun üstüne çıkmak için, vasıta olarak kullanmadık. (…)”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder