24 Mayıs 2011 Salı

17 Mayıs 2011 "Ya İstiklâl, Ya Ölüm"


‘Ya İstiklâl, Ya Ölüm’

İngilizler 9 Mart 1919’da Samsun’a askeri birlik çıkarmışlardı. Buna tepki olarak Hamdi adındaki bir teğmenin askerlerini alarak dağa çıkması dikkatleri bu bölgeye çekmişti ve İngiliz Yüksek Komiserliği’nin de Türk halkının silahlandığı konusundaki şikâyetleri üzerine, bu bölgeye güvenilir bir kumandanın olağanüstü yetkilerle gönderilmesine karar verilmişti. Anadolu’ya geçerek bağımsızlık savaşını örgütlemek isteyen Mustafa Kemal için, bu “görev”, bulunmaz fırsattı… Ve bu yolculuğa çıkışının gerçek amacının, “Nutuk”ta dile getirecekti…

“Temel ilke, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır. Bu ilke, ancak tam istiklâle sahip olmakla gerçekleştirilebilir. Ne kadar zengin ve bolluk içinde olursa olsun, istiklâlden yoksun millet, medeni insanlık dünyası karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye layık görülemez.
Hâlbuki Türk’ün haysiyeti, gururu ve kabiliyeti çok yüksek ve büyüktür. Böyle bir millet esir yaşamaktansa yok olsun daha iyidir!...
O halde, ya istiklâl, ya ölüm!
İşte gerçek kuruluş isteyenlerin parolası bu olacaktır. Bir an için, bu kararın uygulanmasında başarısızlığa uğranacağını farz edelim. Ne olacaktı? Esirlik!
Sonra, Osmanlı hânedan ve saltanatının devam ettirilmesine çalışmak, elbette Türk milletine karşı en büyük kötülüğü işlemekti. (…) Artık vatan ve milletle hiçbir vicdan ve fikir bağlantısı kalmamış bir sürü delinin, devlet ve milletin istiklâl ve haysiyetinin koruyucusu mevkiinde bulundurulmasına nasıl göz yumulabilirdi?"
Kaynaklar
          -   Mükerrem K. Su-Prof. Dr. Ahmet Mumcu, Türkiye Cumhuriyet İnkılâp Tarihi, Milli Eğitim Bakanlığı, Basımevi.
          -   Atatürk’ün, Tamim, Telgraf ve Beyannameleri, AKDTYK.
          -   Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, AKDTYK.
          -   Atatürk, Söylev (Nutuk) I-II., Türk Dil Kurumu Basımevi.
          -   Mazhar Müfit Kansu, Atatürk’le Beraber, Türk Tarih Kurumu.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder