29 Mart 2011 Salı

27 Mart 2011 Genç Türkiye Cumhuriyetinde "Dünya ile 'Ölçü Birliği'


Dünya ile ‘Ölçü Birliği’

Osmanlı Devleti 1840 yılından itibaren ekonomik gerekçeler yüzünden Hicri Takvim’in yanında Rumi Takvim’i de kullanmaya başlamıştı. Rumi Takvim, Hicri Takvim’in aksine güneş yılı esasına göre düzenlenmiş bir takvimdi. Ancak her iki takvim arasında yıl farkı da bulunuyordu.
Aynı hareketlerine göre ayları gösteren, saat, rakam ve tatil günleri, gerek memleketin iç hayatında, gerekse dünya ile olan ilişkilerinde güçlük çıkartıyor, çalışma hayatında karışıklıklara neden oluyordu. 25 Aralık 1925 tarihinde kabul edilen kanunlarla Hicri ve Rumi takvim kaldırılarak yerine Miladi takvim, alaturka saat yerine de uluslararası saat kabul edilmişti.
Ülkede öteden beri güneşin battığı anı 12.00 kabul eden Alaturka Saat sistemi geçerliydi. Güneş her yerde farklı zamanlarda battığı için bu sistem ile ülkede saat birliğini sağlamak mümkün değildi. Saat konusunda karışıklıklara son vermek için 26 Aralık 1925 tarihinde Alafranga Saat sistemine geçildi.
Cumhuriyet döneminde yapılan değişikliklerden biri de metrik sistemin kabul edilişiydi. Osmanlı döneminde 60 cm. veya 65 cm uzunluğa eşit olan endaze, parmak ucundan omuza kadar uzunluğu ifade eden ve ortalama 75,8 cm kabul edilen arşın ile adım, ayak, kulaç gibi uzunluk ölçüleri kullanılıyordu. Bu ölçüler standart ölçüler değildi. Adım, ayak, kulaç gibi ölçülerle sağlıklı ölçüm yapmak zordu. Bunların yerine 26 Mart 1931 tarih ve 1782 sayılı kanunla modern dünyanın kullandığı metre sistemi kabul edildi. Artık uzunluk ölçümü milimetre, santimetre, desimetre, metre, dekametre, hektometre, kilometre ile ifade edilecekti.

Kaynaklar
                  -  E. Behnan Şapolyo, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi 1918-1950, Milli Eğitim Bakanlığı, Basımevi
                 -  Lord Kinnoss, Bir Milletin Yeniden Doğuşu, Altın Kitaplar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder