Batı Trakya Türkleri’nin
sorunları
Balkan Forum’da anlatıldı
Batı Trakya Türkleri’nin sorunları, bu yıl beşincisi
düzenlenen Uluslararası Balkan Forumu’nda ele alındı.
Batı Trakya Türkleri’nin sorunları, bu yıl beşincisi
düzenlenen Uluslararası Balkan Forumu’nda ele alındı.
Türk Asya Stratejik Araştırma Merkezi (TASAM) tarafından
İstanbul’da düzenlenen 5’inci Uluslararası Balkan Forumu’nda bu yıl “100. Yılında Balkan Savaşları: Çatışmaların Önlenmesi, Barış ve Refah
Vizyonu” konusu ele alındı.
Toplantıya Batı Trakya’dan Batı Trakya Azınlığı Kültür ve
Eğitim Şirketi (BAKEŞ) Başkanı Cemil Kabza katıldı.
26–27 Nisan tarihleri arasında yapılan toplantının “Balkanlar’da Modernite’nin
sonuçları: Homojenizasyon Politikaları ve Azınlıklar Sorunu” başlıklı 3’üncü oturumda söz alan Cemil Kabza, “Batı Trakya Türkleri’nin Milli
Kimlik Sorunu” başlığı altında yaptığı sunumda azınlığın
sorunlarını anlattı.
TASAM tarafından organize edilen ve Türkiye Cumhuriyeti
Dışişleri Bakanlığı, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Tanıtma Fonu, TİKA ve
Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları
Başkanlığı tarafından desteklenen foruma bütün Balkan ülkelerinden çok sayıda
akademisyen ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi katıldı.
Açılış Konuşmaları
Forumun açılışında konuşan TASAM Başkanı Süleyman Şensoy,
kurum olarak bugüne kadar yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi vererek, Doğu
Bloku’nun dağılmasıyla Balkanlar’da yeni ülkelerin meydana geldiğini ve
savaşlardan yüz yıl sona bir denge unsurunun ortaya çıktığını söyledi.
Balkanlarda mikromilliyetçiliğin entegrasyonla birlikte yükeldiğine dikkat çeken Şensoy, Balkanlar için milliyetçiliğin önemli olduğunu ve ilişkilerin duygusal olmaktan çok pragmatik olması gerektiğini söyledi. Şensoy, bu tür toplantıların Balkanlar’da barış, huzur, istikrar ve iyi komşuluk ilişkilerinin gelişmesine katkı sağlamayı amaçladığını belirtti.
Balkanlarda mikromilliyetçiliğin entegrasyonla birlikte yükeldiğine dikkat çeken Şensoy, Balkanlar için milliyetçiliğin önemli olduğunu ve ilişkilerin duygusal olmaktan çok pragmatik olması gerektiğini söyledi. Şensoy, bu tür toplantıların Balkanlar’da barış, huzur, istikrar ve iyi komşuluk ilişkilerinin gelişmesine katkı sağlamayı amaçladığını belirtti.
“Balkanlarda Sorunları En İyi Orada Yaşayanlar Anlar”
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı adına açılışta bir
konuşma yapan Balkanlar Daire Başkanı Ülkü Kocatepe, Balkanların sorunlarını en
iyi anlayanların balkanlarda yaşayanların olduğunu ifade ederek, Türkiye’nin
balkanları barış ve huzur bölgesi olarak gördüğünü söyledi. Geçmişin karanlık
noktalarına takılıp kalmanın geleceğe giden yolu tıkadığını ifade eden
Kocatepe, Balkanların herkesin refah ve barış içinde yaşabileceği bir bölge
olduğunu, yabancı düşmanlığı, ırkçılık, önyargı gibi söylemlerden arındırılması
gerektiğini belirtti.
Ortak değerlerin önemli olduğunu ifade eden Kocatepe, krizin
değil, barış, huzur ve istikrar vizyonunun hedeflenmesi gerektiğni söyledi.
“Osmanlı Dönemi Önemli”
Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı adına
konuşan Daire Başkanı Gazali Çiçek ise, başkanlık hakkında kısa bilgi vererek,
bugüne kadar yapılan ve yapılması düşünülen çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Balkanlar için savaşın tarihi bir gerçek olduğunu ifade eden
Çiçek, Balkanlar için Osmanlı döneminin çok önemli bir dönem olduğunu
vurguladı. Osmanlı İmparatorluğu’nun farklılık içinde bölgede bir arada barış
ve huzur içinde yaşamayı tesis ettiğini hatırlatan Çiçek, bugünkü durumun
stratejik boyutuyla ele alınmasının önemine değindi. Çiçek, kurum olarak
bölgede barış, istikrar ve işbirliğinin sağlanması için destek olduklarını
ifade etti.
“1. Balkan Şurası İzmir’de”
Daha sonra konuşan İzmir Milletvekili Rifat Sait,
Balkanlarda istikrarın sağlanması için bu tür organizasyonların çok önemli
olduğunu belirterek, toplantıyı düzenleyenleri tebrik etti. Sait, Birinci
Balkan Şurası’nın Ekim veya Kasım aylarında İzmir’de düzenlenemesi
düşünüldüğünü açıklayarak, şura ile bütün Balkan ülkeleri devlet başkanları,
siyasetçiler, akademisyenler ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin bir araya
getirilmesinin amaçlandığını söyledi.
Batı Trakya Türkleri Ve Sorunları
TASAM Akil Kişiler Kurulu Üyesi, Prof. Dr. Sema
Kalaycıoğlu’nun yönettiği “Balkanlar’da Modernitenin Sonuçları: Homojenizasyon Politikaları ve
Azınlıklar” başlıklı 3’üncü oturumda söz alan
BAKEŞ Başkanı Cemil Kabza, “Batı Trakya Türleri’nin milli kimlik sorunu” başlığı altında Batı Trakya Türkleri’nin sorunlarını
anlattı.
Batı Trakya Türkleri’nin tarihi ve hukuki yapısı hakkında
kısa bilgi veren Cemil Kabza, Batı Trakya Türkleri’nin milli kimlik ve
örgütlenme özgürlüğü konusunda karşılaştığı sorunları dile getirdi.
Kabza, Batı Trakya Türkleri’nin milli kimliğinin nasıl inkar
edildiğini örneklerle izah ederek, örgütlenme özgürlüğüne etkisini anlattı.
İsminde Türk kelimesi bulunan derneklerin neden ve nasıl
kapatıldığını İskeçe Türk Birliği örneğiyle izah eden Kabza, Türk kelimesini
içeren derneklerin kurulmasına izin verilmediğini ifade etti.
Batı Trakya Türkleri’nin dernekleşme özgürlüğü konusunda
verdiği hukuki mücadele hakkında da bilgi veren Cemil Kabza, İskeçe Türk
Birliği ve Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği’nin Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi’nde kazanmış davaları olmasına rağmen resmiyetlerinin mahkemeler
tarafından tanınmadığını söyledi. Kabza, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin bu
konuda verdiği kararların Yunanistan tarafından uygulanmadığının altını çizdi.
Eğitim Ve Diğer Sorunlar
BAKEŞ Başkanı Cemil Kabza daha sonra Azınlık Eğitimi başlığı
altında encümen heyetleri, öğretmen sorunu, kitap sorunu, okul dengesi sorunu
alt başlıklarıyla Batı Trakya Türkleri’nin eğitim sorunlarını anlattı.
Din ve vicdan özgürlüğü konusunda azınlığın karşılaştığı
sorunları örneklerle anlatan Cemil Kabza, seçilmiş müftülerin Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesi’nde kazandığı davaları örnek olarak gösterdi ve seçilmiş
müftülerin hala Yunanistan tarafından tanınmadığına dikkat çekti. Kabza Batı
Trakya Türkleri’nin vakıf sorunu ile 19’uncu madde mağdurları hakkında detaylı
bilgi verdi.
Cemil Kabza konuşmasını ülke genelinde uygulanan ve bağımsız
adayları da kapsayan yüzde 3’lük seçim barajının doğurduğu sorunları anlattı.
Kabza daha sonra dinleyicilerden gelen çok sayıda soruyu
yanıtladı.
7 Oturum 25 Konuşmacı
7 oturumdan oluşan ve iki gün süren forumda toplam 25
akademisyen ve sivil toplum örgütü temsilcisi teblig sundu.
Çok sayıda Balkan ülkesi diplomatının da izlediği foruma
Türkiye basını ilgi gösterdi.
Taslak Sonuç Bildirgesi
Forumun sonunda organizatörler tarafından taslak bir sonuç
bildirgesi hazırlandı. 10 Maddelik Sonuç Bildirgesi’nin 10’uncu maddesinde Batı
Trakya Türkleri’nin sorunlarını ilgilendiren konulara da yer verildi. Taslak
sonuç bildirgesinin 10’uncu maddesi şöyle: “Forum’da örgütlenme özgürlüğü,
eğitim ve siyasi katılım başta olmak üzere, birçok temel azınlık haklarının
daha barışçıl bir Balkan bölgesi için hayati önemde olduğunun altı çizilmiş;
ekonomik gelişme için en önemli prensiplerden birinin, barışçıl bir toplumun ve
bir arada yaşama kültürünün oluşturulduğu bir ortam olduğu hususunda fikir
birliğine varılmıştır. Bu bağlamda 5. Uluslararası Balkan Forumu; hem
katılımcılar hem de çatışmalardan arınmış bir bölgenin önemini daha iyi
anlamaya acil ihtiyaç duyan küresel toplum için faydalı olacak bir tecrübe
teşkil etmiştir.”
Kaynak Ozan Ahmetoğlu Gündem Gazetesi 7 Mayıs 2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder