1 Haziran 2011 Çarşamba

1 Naziran 2011 Edirneli Atatürk'çü Bir Gencin Yazısı



 Atatürk'çü Bir Gencin Yazısı

Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan yaşama yolları arayan şahıslar ve milletler önce haysiyetlerini sonra istiklallerini kaybetmeye mahkûmdurlar.
Büyük olmak için kimseye iltifat etmeyeceksin, hiç kimseyi aldatmayacaksın, memleket için idealin neyse onu görecek ve hedefe yürüyeceksin.
Herkes senin aleyhinde bulunacak ve herkes seni yolundan çevirmeye çalışacak, önüne sonsuz engeller yığacak. Kendini hiç kabul ederek, kimseden yardım gelmeyeceğine inanarak bu engelleri aşacaksın.
Bundan sonra sana büyüksün derlerse söyleyenlere gülüp geçeceksin.
Mustafa Kemal Atatürk
Niçin Atatürk?
Atamız, kurtarıcımız, öğretmenimiz, babamız, önderimiz, her şeyimiz Atatürk.
Daha genç bir subayken savaşlardan ordusuz, donanmasız kalmış devletin içinde yetişip yanındaki bir avuç askerle Trablusgarp’ı kahramanca savundu.
Çanakkale’de hem sayıca hem teknik olarak ordusundan kat kat üstün kuvvetlere boğazı geçirtmedi.
Anadolu’nun işgali sırasında yaptığı kongrelerle kadınıyla, çocuğuyla; baltasıyla süngüsüyle bölgesi için direnen cahil ve cefakâr halkı uyandırdı, birleştirdi.
Verdiği bağımsızlık mücadelesi ile dünyaya yerleşen sömürgecilik anlayışını değiştirdi, esaret altındaki uluslara örnek oldu.
30 Ağustos Zaferi ile ülkenin 1699 Viyana’dan beri süregelen savunma-başarısızlık kaderini değiştirdi. Hiç yoktan ordular kurdu. Milletimize zaferlerle dolu şanlı tarihini asırlar sonra yeniden yaşattı.
Çağlar boyu süregelen haksız monarşik düzeni kaldırıp demokrasiyi yerleştirdi. Onun bulunduğu yerde ne savaşta ne toplantıda ne barışta başarısızlık olmadı, zaten mecbur kalmadıkça savaşmadı. Hayatı boyunca imkânsızları başardı, ilkleri gerçekleştirdi.200 yılda gerçekleştirilemeyen inkılâpları 15 yılda gerçekleştirdi. O kadar mütevaziydi ki başarısını kendine değil milletine mal etti.’Mareşal’ rütbesini değil ‘Gazi’ unvanını kullandı. Ulusu için yaşadı, her şeyini ulusuna bıraktı. Ulusu için doğal hayatından vazgeçti. Evliliğini sürdürüp çoluk çocuğa karışmadı. Bunu nerede, ne zaman, hangi devlet adamı yapmıştır?
Laikliği getirerek dini hak ettiği yere insanların içine bıraktı. Atatürk, 1500 yıllık İslam Tarihinde ilk defa Kur-an’ı Elmalılı Hamdi Yazar’a Türkçe’ye çevirtip insanların anlamasını sağlayan kişidir. Yüzyıllar boyu insanların dini duygularını sömürülmekten kurtardı. Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu’nu kurdu. Milletine ilk defa dilini, dinini, tarihini sonuna dek en doğal haliyle yaşama imkânı tanıdı. Dünyadan ilk defa Çocuklara bayram hediye eden kişidir. Yaptıkları ile düşmanlarını bile kendine hayran bıraktı vefatıyla tüm dünyayı yasa boğdu.
1727 Matbaadan beri 200 yılda koca imparatorlukta okunan kitap sayısı 30000, 1928-1938 Harf devriminin 10. yılında Türkiye sınırları içinde okunan kitap sayısı 30000’in üzerindedir.
Kadına diğer ülkelerden çok önce seçme ve seçilme hakkı tanıdı. Halen bazı yerlerde kız çocuklarının geri planda tutulduğu ülkemizde edindiği kız çocuklarla 80 yıl önce halkına eşsiz bir babalık örneği gösterdi.
Elbette ki yalnız değildi ama onun dışında hiç kimse bu kadar çok şeyi bu kadar kısa sürede başaramazdı. O daha 30 yıl yaşasaydı ülkemizdeki sorunların % 90’ı olmazdı.’Atatürkçülük’ değil ülkemizde, tüm ülkelerde örnek ders olarak okutulsa yeri var.
Huzurla, özgürce, güvenle çektiğimiz her nefeste 1938’den beri içimizdesin.
Hasan Yel/ Edirne         

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder