19 Şubat 2011 Cumartesi

19 Şubat 2011 Cumhuriyetin İktisadi Doğrultusu Belirleniyor


Genç Türkiye Cumhuriyetinde

Cumhuriyetin İktisadi Doğrultusu 
Belirleniyor

Osmanlı Devletinden Devralınan İktisadi Miras
Osmanlı Devleti’nde temel sanayi kurulmadığından, Milli Kurtuluş Savaşı sona erdiğinde modern anlamda bir sanayi mevcut değildi. 1913 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nda makine kullanan sadece 268 işyeri bulunuyordu.
Osmanlı Devleti son dönemlerinde bir yandan kapitülasyonlar, diğer yandan da iç kamu gelirlerinin dış borçlanmalarda teminat olarak gösterilmesi dolayısıyla siyasal ve mali egemenliğini kaybetmişti. Devlet, egemenliğini koruyacak mali kaynaklardan yoksun kalmıştı. Ülkenin doğal kaynakları ve kamu gelirleri yabancıların eline geçmişti. Sürekli yenilgi ile sonuçlanan savaşlar, esasen yetersiz olan altyapı tesislerinin tahrip edilmesi sonucunu doğurmuş ve ülke ekonomisi sarsılmıştı. Ekonomide işsizlik ve boş kapasite vardı. Kişi başına düşen milli gelir çok düşüktü. Milli mücadelenin başladığı 1919 yılında ekonomi, tıkanıklık ve daralma içindeydi. Sayar ise her çeşit sorumluluktan uzak, ülkenin kıt kaynaklarını savurganlıkla tüketiyordu.
Türkiye Cumhuriyeti’nin Osmanlı Devleti’nden devraldığı ülke ilkel bir kamu gelirleri sistemine, geri bir tarım, ticaret ve sanayi düzenine dayanıyordu. İç ticaretin önemli bir bölümü ile dış ticaretin tamamı yabancıların elindeydi. Ülke içindeki demiryolları yabancılar tarafından işletiliyordu. Sigortacılık, bankacılık, maden işletmeleri, elektrik, su, gaz gibi hizmetler yabancı sermayenin elindeydi. Devletin para işleri, yabancı bir banka olan Osmanlı Bankası tarafından yürütülüyordu. Kapitülasyonlar, ülke sanayini ve ticaretini koruyucu bir politika uygulamasını engelliyordu. Batı Avrupa’da gerçekleştirilen sanayi inkılâbı, Türkiye’de yaşanmamıştı. Küçük işletmeler elinde, geri bir hafif sanayi, sadece gıda, dericilik ve dokuma alanlarında oluşmuştu. Bu küçük sanayi kolları da yabancıların ve azınlığın kontrolü altındaydı. 1921 yılında Türkiye’de faaliyet gösteren 94 yabancı şirket faaliyet göstermekteydi. Nüfusun beşte dörtlük kısmının köylerde yaşamasına rağmen, tarımda çok geri bir teknoloji ile üretim yapılıyordu. Tarım kesimi piyasa ekonomisine girmemişti. Halkın önemli bir bölümü eğitimsizdi.
Mustafa Kemal, Kurtuluş Savaşı’na başlarken milli egemenliğin ancak iktisadi ve mali egemenlik kazanıldıktan sonra kazanılabileceğinin farkındaydı; güçlü ve milli kaynaklara yönelik bir ekonomiyi, ülkenin bağımsızlığı için zorunlu görüyordu. Milli mücadele yıllarında halktan toplanan sınırlı kaynaklar öncelikle Kurtuluş Savaşı’nın finansmanında kullanılmakla birlikte, bazı altyapı yatırımları ile ticaret, sanayi alanında bir kısım tedbirler alınmıştır. Milli mücadele yıllarında, o dönemin anlayışına uygun olarak denk bütçe politikası uygulanmış ve milli tasarrufa önem verilmiştir. 2 Mayıs 1920’de on bir bakandan oluşan hükümette, iktisat Bakanlığı vardı. Hükümet programında ekonomik konuların önemi üzerinde durulmuştu. Milli mücadele zaferle sonuçlandıktan sonra da Atatürk, bağımsızlığın korunması için “İktisat Savaşı’nın devam edeceğini ve Türk milletinin bu savaşta da başarılı olacağını belirtmiştir. Gerçekten bu iktisat savaşı, Cumhuriyetin ilk yıllarında devam etmiştir. Atatürk batıda ticari ve sınaî alanda meydana gelen gelişmelerin yakından izlemiştir.
Tarımda, ticarette ve sanayide yapılacak hamlenin nasıl bir yönteme bağlanacağı konusunun tespit edilebilmesi için, yandan Ankara’da Ziya Gökalp başkanlığında bir ekonomi heyeti oluşturuldu; diğer yandan da İzmir’de bir “Türkiye İktisat Kongresi” toplanması için hazırlıklara başlandı.

İzmir İktisat Kongresi
Milli ve liberal İktisadi Modelin Benimsenmesi

17 Şubat İzmir’de Kâzım Karabekir Paşa’nın başkanlığında toplanan İktisat Kongresi’ne, yurdun her tarafından seçilip gelen çiftçi, tüccar, sanayici ve işçi temsilcilerinden oluşan 1135 delege katıldı. Mustafa Kemal’in açış konuşmasıyla başlayan ve 16 gün süren çalışmalar 4 Mart 1923’te sona erdi.
İzmir İktisat Kongresi sonrasında, 12 maddelik “Misak-ı İktisadi” onaylanarak ilan edildi. Bu ilkeler arasında, bütün çabaların ülkenin ekonomik kalkınmasına yöneleceğinden hareketle, “yerli üretimin geliştirilmesine çalışılması; ormancılığın, madenciliğin, tarımın, hayvancılığın yeni düzenlenmelerle önünün açılması; demiryolları ve deniz ulaşımı başta olmak üzere ulaşım altyapısına ağırlık verilmesi; lüks ithalattan kaçınılması; tarımda makineleşme ve üretim araçlarının Türkiye’de yapılmasının sağlanması; çalışma özgürlüğü ve işçilerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi, genelde 8 saatle sınırlanacak işgücünün madenlerde 6 saat olarak tanımlanması; ihracatın teşvik edilmesi; tekelleşmeye izin verilmesi; sanayi tesislerindeki şirketlerde yabancı sermayenin % 25 ‘in üzerine çıkmaması; yer altı kaynaklarının işletilmesinin milleştirilmesi; köylüye ve sanayiciye kredi verecek bankaların kurulması; âşar’ın kaldırılması ve yeni bir vergi sistemine geçilmesi; arazilerin topraksız köylüye tahsisi; yasal düzenlemelerin ekonomik gelişmeyi teşvik edecek şekilde yapılması; asgari ücretlerin üç ayda bir yeniden saptanması gibi, kamu yararını gözeten ve bağımsız bir ekonomiyi temel alan çok sayıda öneme yer alıyordu…"
İzmir İktisat Kongresi’nde liberal bir ekonomik kalkınma politikası benimsendi.
Türkiye Cumhuriyetinin ilk yıllarında uygulanan kalkınma politikası ve sonuçlarının Atatürk için amaç Türk milletinin bütün fertlerin refah ve zenginliğe kavuşturmak, yanmış ve yıkılmış olan ülkeyi bayındır hale getirmekti. Türkiye’nin hür ve bağımsız yaşayabilmesi, güçlü bir devlet olabilmesi için ekonomik kalkınmasını sağlamaktı. Bütün ekonomik kalkınma politikaları ise bu temel amaca ulaşabilme yolunda birer araçtı.

İzmir İktisat Kongresi Sonrası Ülkemizdeki Yapılan Yenilikler

Sanayi ve Ticaret Alanında
  - Teşviki Sanayi Kanununun Çıkarılması
  - Türkiye İş Bankası’nın Kurulması
  - Sanayi ve Maadin Bankası’nın Kurulması
  - İç ve Dış Ticareti Canlandırma Faaliyetleri
  - Deniz Ticareti ve Taşımacılığı
  - Ziraat Alanında Yapılan Yenilikler
  - Köylüye Verilen Önem
  - Aşarın Kaldırılması
  - Ziraat Bankası’nın Köylüye Kredi ve Tohumluk Ürün Yardımı Yapması
  - Ormanları Koruma ve Geliştirme Çabaları
  - Hayvancılığı Geliştirme ve Islah çalışmaları
  - Ulaştırma Alanındaki Faaliyetler
  - Maliye Politikası
  - Gümrük Vergilerinin Yükseltilmesi ve Bağımsız Ekonomi Politikası Uygulanması
  - Vergi Sistemindeki Düzenlemeler
  - Dış Ticaret Açığının Kapatılması
  - Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanunu
  - Devlet İstatistik Enstitüsü’nün Kurulması ve Nüfus Sayımı

Devletçi Ekonomi Modelinin Kabulü
  - Milli ve Devletçi Ekonomik Modelin Benimsenmesi
  - Devletçilik İlkesinin Kabulü

Beş Yıllık Sanayi Planlarının Hazırlanması
  - Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı: 1931 yılında hazırlanmaya başlandı ve 1934 yılında uygulanmayageçildi.
  - İkinci beş Yıllık Sanayi Planı: 1937 yılında hazırlanmaya başlandı ve 1938’de uygulamaya geçildi.
  - Yabancılara Ait İktisadi Kuruluşların Millileşmesi:
  - Bazı Özel Türk Kuruluşlarının Devletleştirilmesi

Kaynaklar
                 - E. Behnan Şapolyo, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi 1918-1950, Milli Eğitim Bakanlığı, Basımevi
                 - E. Behnan Şapolyo, Türk İnkılâbı Tarihi Notları, Harp Okulu Basımevi.
                 - Mükerrem K. Su-Prof. Dr. Ahmet Mumcu, Türkiye Cumhuriyet İnkılâp Tarihi, Milli Eğitim Bakanlığı, Basımevi
           - Prof. Dr. Nami Çağan, Atatürk İlkeleri ve İnkılâpları Tarihi, 21. bölüm İktisadi İnkılâp Osmanlı Devletinden 
             Devralınan İktisadi Miras,    Ayraç Kitapevi
           - Demir Demirgil, Memleketimizin Çözülmemiş Meseleleri, Devletçilik Belgelerle Türk Tarihi Dergisi. Sayı: 26, İstanbul 1969. s.19
                -  Pars Tuğlacı, Çağdaş Türkiye I-II, Cem Yayınevi.
           - Afet İnan, Devletçilik İlkesi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Birinci Sanayi Planı, Ankara 1972. s.42
                -  Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Doğumundan Ölümüne Kadar Kaynakçalı Atatürk Günlüğü, İş Bankası Yayınları.
           - A. Gündüz Ökçün, Osmanlı Sanayi 1913,1915 yılları sanayi istatistikî, 2. baskı, Ankara 1971, Tablo 1.
                -  S. Eriş Ülger, Özgün Belgelerle Türkiye Cumhuriyeti ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk.
           - Ömer Lûtfi Barkan, Milli Kurtuluş Hareketinin İktisadi Esasları, Siyasi Bilgiler Okulu Dergisi, No. 74, 1937, s.77-83


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder