22 Şubat 2012 Çarşamba

Ünlü Gazeteci, Canlı Aksiyon Adamı, Yetenekli İdareci Re’fet Rodoplu


 Ünlü Gazeteci, 
Canlı Aksiyon Adamı, 
Yetenekli İdareci
 Ahmet Re'fet Rodoplu
Seçkin Türk gazetecisi Altan Deliorman’ın “Mustafa Kemal Balkanlar’da” başlıklı kitabını okurken biz Rodopluları yakından ilgilendiren enteresan bir olaya rastladım:
Balkan savaşları içinde (1912-1913) Ardino (Eğri Dere) de müftü bulunan Hasan Vehbi Rodoplu adında bir hoca, Osmanlı ordusuna yardım etmek için halktan altın para toplar. Bir heybenin iki gözüne yerleştirdiği 30 kilo altını sırtlıyarak Gümülcine’deki Osmanlı Başkonsolosluğuna götürür. Fakat et kafalı konsolos bu altınları kabul etmez.
-Doğu Rodoplar artık Bulgaristan’dır ve Sofya’daki Osmanlı Elçiliğine bağlıdır, der ve altınları oraya götürülmelerini tavsiye eder.
Böyle karşılamadan büyük hayal kırkılığına uğrayan müftü efendi asıl niyetinden ve kararından vazgeçmez. Gümülcine’den ter pülçek içinde dönerek sırtındaki haybeyi katırına yükletir, gecelikle keçi patekalarından tutar Sofya’nın yolunu. Dağdan tepeden yürüyerek bir haftada başkente varır ve Osmanlı Sefareti’ni bulur. Altınları tam Sefir Beye (Fethi Okyar) teslim ederken odaya genç, güzel sarışın bir Osmanlı zabiti (subay) girer. Sefir bey kendisine olayı anlatır. Bu zabit, sefarette askeri ateşe olarak çalışan kolağası (yarbay, pod polkovnik) Mustafa Kemal’dir. Olayı anlayınca kolağasının gözleri yaşarır.
-Böyle evlâtlara sahip bir milletin arkası hiç bir zaman yere gelmez, der.
Altan Deliorman’dan bu bilgiyi edindikten sonra iz sürmeye başladım. Hasan Vehbi Hoca’nın kimliğini araştırmaya başladım. Ne yazık ki, Eğri Dere’de, Kırcaali’de, Svilengrad’ta, Kırklareli’nde kendisini tanıyanlar bu dünyayı çoktan terketmişlerdi. Bazı yazılı kaynaklarda Hasan Vehbi Efendi’nin 1913 yılında Gümülcine’de kurulan Batı Trakya Federal Türk Cumhuriyeti’nin, Rodoplar Kesimi Başkanı, Kırklareli Müftülüğünden emekli eiken 1956 yılında yine burada ölüp toprağa verildiğini okudum.
Ancak bu iz sürme hepten boşuna gitmedi. Bir laf vardır, babasını ararken oğlunu buldum, derler. Benim işim de öyle oldu. Sofya Ulusal Kütüphanesi’nin Şarkiyat bölümünde eski Türkçe gazeteleri karıştırırken 1930-lu yıllarda çeşitli gazetelerde Kırcaali Türk Ruştiyesi öğretmeni Re’fet Rodoplu, Kırcaali Türk Ruştiyesi Müdürü Re’fet Rodoplu imzalarına rastlıyordum. Rodoplu soyadına bakılırsa bu aktif gazetecinin bizim taraflardan olacağı kanaatine vardım. Acaba kimdir filân derken bu zatın o ünlü müftünün büyük oğlu olduğunu öğrendim. Çok iyi bir rastlantı.
Ahmet Re’fet Rodoplu Kimdir?
1922 yılında Razgrat’ta çıkartılmaya başlanan daha sonra Sofya’ya taşınan ve başkentte 1927 yılına kadar yayın hayatına devam eden “Deliorman” gazetesini karıştırırken sık sık rastladığım Re’fet Rodoplu imzası dikkatimi çekti. Rodoplu soyadı ilgimi uyandırdı.
"Deliorman" gazetesi çıkmaz olunca bu imzanın 1925 yılında gene Sofya'da çıkmaya başlayan "Dostluk" gazetesine geçtiğini görüyoruz. Daha sonraları Re'fet Rodoplu 1928 - 1934 yılları arasında Vidin, Varna, Kırcaali'de yaınlanan "Turan" gazetesine geçiyor. Vidin'de çıkarılan "İstikbal" (1931 - 1932), Plovdiv'te yayınlanan "Rodop" (1929 - 1934), "Özdilek" gazeteleri Re'fet Rodoplu'nun derin anlam taşıyan ilgine fikir yazılarına sayfalarını açıyorlar. Yazılar, Rodoplu'nun büyük bir gazeteci, eğitmen, derin fikir adamı olduğunu gösteriyorlar. Her halde İstanbul medreselerinde beş on yıl okumuş bir bilgin olsa gerek, dedim. Geçen asrın 30-lu yıllarında en itibarlı gazetecilerden birisi haline gelen, üç-beş gazetede aynı zamanda yazan Re'fet Rodoplu'nun kimliği ile ilgilendim. Yaptığım araştırmalar karşıma gerçek değerli, eğitimi kıt, fakat çok okumakla kendisini yetiştirmiş, idealist, ülkücü bir fikir adamı çıkardı. '
Re'fet Rodoplu Eğridereli. Hem de içinden. Burada doğmuş 1901 ama, Mustafa Paşa (Svilengrad) kasabasında büyümüş. Çünkü babası, ateşin milliyetçi, ilerici din adamı Hasan Vehbi Efendi XX. asrın başlarında bu şehirde Osmanlı ilçe müftüsüdür. Asıl adı Ahmet olan (Re'fet takma gazeteci adıdır ve merhamet, acımak, yüce anlamlarını ifade eder). Rodoplu ilkokulu Mustafa Paşa'da bitirmiş, ortaokulu artık Bulgaristan'a geçmiş olan Eğridere'de ikmal etmiştir. Bu okulun medrese mi, yoksa rüştiye mi olduğu bilinmiyor. Herhalde o yıllar da açılan özel Türk rüştiyesi olsa gerek. Idadiyeyl (lise) de Plovdiv'te bitirdiğini yazıyor gazeteler. Plovdiv'te okuması artık Birinci Dünya Savaşı yıllarına rast geliyor. Bu yüzden yüksek tahsiline devam edemiyor. 18 yaşındaki genç iş hayatına atılmak zorunda kalıyor.
Burada şu ayrıntıya dikkatinizi çekmek isterim. Ahmet Rodoplu'nun Plovdiv'te idadiye bitirmesi çok önemli bir meseledir, Kaynaklar bu idadiyeniıf herhangi yabancı bir kolej (Fransız, İngiliz, Alman koleji) olduğunu belirtmediklerine göre, demek o düz lisede okumuştur. 1915 - 1918 yıllarında Plovdiv'te Osmanlı idadiyesi bulunmadığına gore, Rodoplu Bulgar lisesi bitirmiştir. Dolayısı ile Eğridere'den Bulgar Lisesi bitiren ilk Türk gencidir. Bu yüzden cebinde Bulgar diploması ile (ozamanlarda bu lise herhangi bir fakülteye denktir) hayata atılan Rodoplu'yu 1919 yılında Kırcaali'deki özel Türk rüştiyesinde ders verirken görüyoruz. Bu okulda öğretmen ve müdür olarak 15 yıl çalışan Re'fet Rodoplu bizim dağlarda yüzlerce ilk okul öğretmeni yetiştirmiştir. Ozamanlarda rüştiye tahsilli öğretmenler sadece en büyük ilokullarda bulunuyordu. Ahmet Re'fet Rodoplu'nun gazeteciliğe merak sarıp yazı yazmaya başlamasu, Kırcaaali rüştiyesinde öğretmenliği ve müdürlüğü sırasına rast gelmektedir. Birçok yazısının altında Re'fet Rodoplu - Kırcaali Türk rüştiyesi öğretmeni veya müdürü tamamlamasının bulunması da bunu göstermektedir.
Ahmet Re'fet Rodoplu'nun Bulgaristan Türk eğitim ve kültürüne, hele de Rodop Türklerine hizmeti sadece eğitim ve gazetecilik alanında değildir. Türkler arasında ulusal bilinci oluşturup şekillendirmek, kemalistlerin Türkiye'de hayatın her sahasında yaptıkları reformların Bulgaristan Türkleri arasında da uygulanmasını sağlamak için kurulan birçok toplumsal teşkilatta sorumlu görevler yüklenmiş ve aktif olarak çalışmıştır. Örneğin Bulgaristan'daki Türk ahalisinin eğitim ve kültür hayatında önemli rol oymyan "Muallim-i İslâmiye" (Türk Öğretmenler Birliği), gençlik ve spor cemiyeti "Turan" teşkilatında kurucu üye olarak sorumlu görevlerde bulunmuştur. Eğridere'de "Turan" cemiyetinin başkanlığını yapmış, teşkilâtın Rodoplar'da yaygınlaşmasına, şubelerinin artmasına gecesini gündüzüne katarak çalışmıştır. Ancak Rodoplunun dağlıların eğitim ve kültürünü yükseltmek suretiyle ulusal bilincini geliştirme çalışmaları, Bulgar Emniyetinin dikkatinden kaçmamıştır. Onun kemalistliği Bulgar şovenlerinin hoşuna gitmemiştir. Bu yüzden 1933 yılında çok sevdiği öğretmenlikten çıkarılmıştır. Gözüdönük Bulgar ırkçıları bununla da yetinmeyerek Trakya- Makedonya Komitası örgütü bu kahramanı idam etme kararı almıştır. Bu durumda Rodoplu canını kurtarmak, davasına Anavatan topraklarında devam etmek için Türkiye'ye sığınmak mecburiyetinde kalmıştır.
Ahmet Re'fet Rodoplu'nun çok taraflı yeteneği, bitmez tükenmez enerjisi, Türkiye'de daha da gelişmiş ve bol meyveler vermiştir. Kırklareli, Babaeski, Lüleburgaz yörelerinde bucak müdürlüğü, tahrirat kâtipliği, kaymakam vekilliği, belediye başkam yardımcılığı yapmıştır. Bütün bu idari mevkilere rağmen Rodoplu, daha Bulgaristan'da başladığı gazeteciliği de bir tarafa atmamıştır. 1930 yılında Ahmet Gültekin (Arda), Mustafa Uguz Peltek ve Terziköylü Hasanoğlu Mustafa ile birlikte Kırcaali'de çıkarmaya başladığı "Özdilek" gazetesini Lüleburgaz'a taşıdı. Bu gazeteyi bir süre hem tek başına çıkardı ve hem de onlarca Doğu Trkya gazetesinde okkalı yazılar yazdı. Bu gazetelerin listeleri sayfalara sığmaz, işte beşi-onu: Milli Gazete (Edirne), Trakya'da Yeşiyurt (Kırklareli), Edirne Postası (Edirne), Yeni İman (Tekirdağ), Batı Trakya (İstanbul), Önder (Keşan), Babaeski (Babaeski), Hür Fikir (Lüleburgaz), Yeni Fikir (Kırklareli), Ulus (Ankara), Vize Postası (Vize), Anayurt (Ankara), Birlik (Edirne), Tekirdağ (Tekirdağ), Kolay İlân (İstanbul) gazete ve dergilerinde sık sık Re'fet Rodoplu imzasını bulmak mümkündür. Rodoplu'nun Bulgaristan Türk basınında yazdığı yazıların ana konusu azınlık hakları, Türk okulları, kültürü meselesi idi. Türkiyedeki gazeteciliğinin ana konusu ise Bulgaristan Türklerinin durumu oldu. Rodoplu'nun "Deliorman", "Dostluk", "Turan", "Rodop", "İstikbal", "Özdilek" gazetelerinde yazdığı yazılar toplansa ciltlere sığmaz. Türkiye'de yazdıkları ise koskoca bir kitap dizisini besleyecek kadar çoktur.
Anavatanda 33 yıl Türk kültürüne hizmet eden Ahmet Re'fet Rodoplu 1970 yılında yerleştiği İstanbul'da (Bakırköy) Bulgaristan Türklerine, göçmenlerine yardım cemiyetlerinde, derneklerinde çalışmıştır. Rodop - Tuna Türkleri Kültür ve Dayanışma Demeğinin onursal başkanlığını yapmıştır. Bundan başka Mustafa Kemal Derneği Büyük Devrim Konseyinde, Halk Evleri Derneği Atatürk Enstitüsünde, Türk Basın Birliğinde aktif çalışmalarda ve değerli katkılarda bulunmuştur. Onun Türkiye'de Esperanto dilinin gelişip yaygınlaşmasında büyük hizmetleri vardır.
Türk ulusuna gazeteci, yazar, idareci ve toplumcu olarak 59 yıl hizmet vermiş olan Ahmet Re'fet Rodoplu 10 Nisan 1984 tarihinde Çapa hastahanesinde hayata gözlerini yummuştur. Gömütü Kozlu mezarlığındadır. Nur içinde yatsın.
Kaynak 21 Şubat 2012 http://www.kircaalihaber.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder